EPDK, Türkiye’de enerji piyasalarının düzenlenmesi, denetlenmesi ve lisanslanması amacıyla 2001 yılında kurulmuştur. Buna göre EPDK Türkiye’de elektrik, doğalgaz ve LPG gibi enerji piyasalarını düzenlemek ve denetlemekle sorumludur. Bu kurum rekabet ortamında özel hukuk hükümlerine tabi faaliyet gösterebilecek, mali açıdan güçlü, istikrarlı ve şeffaf bir enerji piyasasının oluşturulmasını ve bu piyasada bağımsız bir düzenleme ve denetimin sağlanmasını amaçlar.
- İDARE HUKUKU BAĞLAMINDA EPDK KARARLARI
EPDK (Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu), kararlarının hukuki niteliği, idare hukuku çerçevesinde kamu gücüne dayalı olarak verilen düzenleyici ve denetleyici işlemler olarak değerlendirilir. EPDK, enerji piyasalarını düzenlemek ve denetlemek amacıyla kendisine tanınmış yetkiler doğrultusunda çeşitli kararlar alır ve bu kararlar idare hukuku kapsamında idari işlem niteliği taşır. Bu kararların hukuki niteliği, aşağıdaki temel başlıklarla açıklanabilir:
- İdari İşlem Olması: EPDK kararları, kamu gücüyle alınan idari işlemlerdir. Bu kararlar hukuka ve kamu yararına uygun olmak zorundadır. Kararların idari işlem niteliğinde olması, bunlara karşı idari itiraz ve yargı yollarının açık olduğu anlamına gelir.
- Düzenleyici İşlem Olması: EPDK, enerji piyasasıyla ilgili birçok düzenleme yapar. Bu kurallar herkes için bağlayıcıdır, enerji alanında çalışan tüm şirketler ve kişiler için zorunludur. Bu kararlara uymayanlara para cezası veya lisans iptali gibi yaptırımlar uygulanabilir.
- Yargı Denetimine Açık Olması EPDK kararları, enerji piyasasında faaliyet gösteren tüm taraflar için bağlayıcıdır. Kurum tarafından belirlenen kurallara uyulması zorunludur. Kararların bağlayıcılığı, idari yaptırım gücü ile desteklenir. EPDK, kurallara uymayan piyasa aktörlerine para cezası ve lisans iptali gibi idari yaptırımlar uygulayabilir.
- Kamu Yararını Gözetmesi: EPDK kararları alınırken kamu yararı ön planda tutulur.
- Teknik ve Ekonomik Bilgi Gerektirmesi: Enerji piyasası oldukça karmaşık bir alandır. EPDK, teknik ve ekonomik uzmanlık gerektiren kararlar alır. Bu kararlar, enerji piyasasında doğru dengenin sağlanmasına yardımcı olur.
- EPDK GÖREV VE YETKİLERİ
EPDK kapsamında itiraz ve dava yollarını incelemeden önce EPDK’ nin görev ve yetkilerini incelemek gerekir. Bu yetkileri ile EPDK, Türkiye enerji piyasasında güvenilir ve sürdürülebilir ortam yaratmayı amaçlar.
- Enerji Piyasalarının Düzenlenmesi: Elektrik, doğalgaz, petrol ve LPG piyasalarının düzenlenmesi için gerekli mevzuatı hazırlar, uygular ve günceller. Ayrıca Piyasa aktörlerinin faaliyetlerini düzenleyen yönetmelikler ve kararlar yayımlar.
- Lisans Verme ve Denetim: Enerji piyasasında faaliyet gösterecek şirketlere lisans verir ve bu şirketlerin lisans kurallarına uygun faaliyet göstermelerini denetler. Lisans sürelerini, iptallerini ve lisansla ilgili diğer işlemleri yürütür.
- Fiyat Düzenlemesi: Tüketicileri korumak amacıyla enerji piyasasında belirli hizmetlerin fiyatlarını düzenler. Enerji ve doğalgaz gibi temel enerji kaynaklarının perakende satış tarifelerini belirler ve onaylar.
- Rekabetin Sağlanması ve Haksız rekabetin önlenmesi: Piyasa aktörleri arasında haksız rekabeti engellemek için gerekli düzenlemeleri yapar ve denetim faaliyetlerinde bulunur. Enerji piyasasında rekabetin sağlanması için piyasa koşullarını izler ve geliştirir.
- Tüketici Haklarının Korunması: Enerji tüketicilerinin haklarını korumak amacıyla tüketici şikâyetlerini inceler ve sonuçlandırır.
- Arz Güvenliğinin Sağlanması: Ülke genelinde enerji arz güvenliğinin temin edilmesi amacıyla uzun vadeli stratejik planlar geliştirir. Enerji arz – talep dengesi ve enerji güvenliğine yönelik çalışmalar yapar.
- Yatırımların Desteklenmesi: Enerji sektöründe yatırımların arttırılması için gerekli düzenlemeleri yapar ve teşvikler sunar. Yenilenebilir enerji yatırımlarını destekleyici düzenlemeler yapar ve iklim değişikliği ile mücadelede rol oynar.
- Ulusal ve Uluslararası İşbirliği: Diğer düzenleyici ve denetleyici kurumlarla işbirliği yaparak uluslararası standartların ülke içine adapte edilmesini sağlar. Uluslararası kuruluşlar ve yapancı ülkelerin enerji düzenleme kurumları ile ortak projeler yürütür.
- Bilgi ve Raporlama Faaliyetleri: Enerji piyasaları ile ilgili düzenli olarak bilgi toplar, analizler yapar ve kamuoyuna bilgi sunar. Enerji sektöründeki gelişmeleri izleyerek, sektör dinamiklerine göre düzenlemeleri günceller.
- EPDK TARAFINDAN UYGULANAN İDARİ PARA CEZALARI VE HUKUKİ REJİMİ
Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından uygulanan idari para cezaları, 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nda yer alan genel idari yaptırımlarla benzerlik gösterse de, bu cezaların tabi olduğu hukuk rejimi farklılık arz etmektedir. EPDK tarafından kesilen idari para cezalarına karşı doğrudan yargı yoluna başvurulamaz; bunun için öncelikle Kurum nezdinde itirazda bulunulması gerekmektedir. Bu itirazın reddi hâlinde, kararın yazılı bildirimi üzerine 60 gün içinde idare mahkemelerinde iptal davası açılabilir. Aksi takdirde açılan dava, dava şartı eksikliği sebebiyle usulden reddedilecektir.
5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu’nun 19. maddesi kapsamında düzenlenen idari para cezaları, lisanssız faaliyet yürütmekten piyasada rekabetin engellenmesine, teknik düzenlemelere aykırı akaryakıt arzından ulusal petrol stoku yükümlülüğünün ihlaline kadar geniş bir yelpazede uygulanmaktadır. Ceza miktarları ihlalin türüne, faaliyetin kapsamına ve faili olan piyasa oyuncusunun pozisyonuna göre farklılık göstermekte, bayilik seviyesindeki aktörlere daha düşük oranlar uygulanabilmektedir.
Yargı mercileri, EPDK tarafından verilen para cezalarının icra edilebilirliği açısından kararların kesinleşmiş olmasını aramaktadır. Danıştay içtihatlarına göre, bu tür işlemler yürütülebilir nitelikte kabul edilmekle birlikte, yürütmenin durdurulması istemi zorunlu görülmemekte, bu da davacının hukuki durumuna göre şekillenebilecek bir tercih olmaktadır.
Öte yandan, uygulamada EPDK’nın özellikle petrol piyasasında sıkı bir denetim ve yaptırım politikası izlediği, ancak benzer ihlallerin elektrik piyasasında aynı ciddiyetle ele alınmadığı yönünde eleştiriler mevcuttur. Serbest tüketici olmak isteyen abonelere yönelik bazı dağıtım şirketlerinin keyfi uygulamaları, tüketicinin zararına sonuçlar doğurmakta ve bu konuda EPDK’ya yapılan şikâyetlerin arttığı gözlemlenmektedir. Bu çerçevede, kurumun farklı piyasalarda eşitlik ve denge ilkesine uygun biçimde hareket etmesi, hem hukukun üstünlüğü hem de piyasa düzeninin sağlıklı işlemesi açısından önem arz etmektedir.
Ayrıca, ilk defa yapılan bazı ihlallerde kurumun doğrudan para cezası uygulamak yerine, ilgililere makul süre vererek eksikliklerin giderilmesini talep etmesi ve bu sürede düzeltme yapılması hâlinde cezadan kaçınılması, ölçülülük ilkesinin bir gereğidir.
SONUÇ
Sonuç olarak, EPDK’nın enerji piyasalarındaki düzenleyici ve denetleyici rolü, kamu gücüne dayalı idari işlemler vasıtasıyla yürütülmekte olup, bu işlemler hem piyasa aktörleri üzerinde bağlayıcı etki yaratmakta hem de kamu yararının sağlanmasına hizmet etmektedir. Kurum tarafından verilen idari para cezaları ve diğer yaptırımlar, enerji piyasasının istikrarı, rekabetin korunması ve tüketici haklarının güvence altına alınması açısından önemli bir araçtır. Ancak bu yetkilerin kullanımı sırasında hukukun temel ilkeleri olan orantılılık, ölçülülük, eşitlik ve hukuk güvenliği prensiplerinin gözetilmesi gerekmektedir. Özellikle itiraz ve yargı yollarının açık ve etkin biçimde işletilmesi, idarenin keyfi davranışlarının önüne geçilmesi açısından hayati öneme sahiptir. EPDK’nın farklı enerji alanlarında uyguladığı yaptırım politikalarının yeknesaklaştırılması, piyasa aktörleri arasında güven tesis edilmesi ve kamu otoritesine duyulan güvenin artırılması bakımından da elzemdir.
02.07.2025
Evra DOĞAN
Stajyer
Senagül YURTSEVER
Stajyer