PR – M — 025
Kadına ve sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin önlenmesine dair Türk Ceza Kanunu (TCK) ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun, 27.05.2022 tarihinde Resmi Gazetede yayımlandı.
Türk Ceza Kanunu, Ceza Muhakemesi Kanunu ve Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu olmak üzere 3 farklı kanunda değişiklik içeren 17 maddelik düzenleme ile:
Takdiri İndirim Nedenleri Sınırlandırılmış Olup Takım Elbise Giyme, Kravat Takma İndirim Nedeni Kabul Edilmeyecek
Türk Ceza Kanunu m.62’de yapılan düzenleme ile maddenin uygulama alanı sınırlandırıldı. Takdiri indirim nedeni olarak yalnızca failin geçmişi, fiilden sonraki veya yargılama esnasındaki pişmanlığını gösteren davranışları, sosyal yaşantısı, cezanın fail üzerindeki olası etkileri göz önünde bulundurulabilecek.
Failin pişmanlık içermeyen davranışları ve salt indirim almaya yönelik duruşmadaki şekli tutum ve davranışları, takdiri indirim nedeni olarak dikkate alınmayacak. Medyada yer alan haberler sebebiyle toplumumuzca şekli davranış olarak kabul gören; failin kılık ve kıyafetine özen göstermesi, takım elbise giymesi, kravat takması gibi davranışları da indirim nedeni olarak kabul edilmeyecek. Kaldı ki hukuken Türk Ceza Kanunu m. 62’de bu kapsamda yer alan herhangi bir düzenlemenin de yer almadığını ayrıca belirtmemizde fayda vardır. Ayrıca takdiri indirim nedeni gerekçeleri kararda mutlaka yazılacak.
Kadına Yönelik Şiddette Cezalar Artırıldı
Kadına karşı şiddetle daha etkin mücadele edilebilmesi ve caydırıcılığın sağlanabilmesi amacıyla, Türk Ceza Kanunu m. 82’ye “kadına karşı” ibaresi eklenerek kadına karşı işlenen kasten öldürme, kasten yaralama, tehdit, işkence, eziyet suçlarında cezalar artırıldı.
Bu kapsamda, kadına karşı işlenen;
- Kasten öldürme suçunda müebbet hapis cezası, ağırlaştırılmış müebbet hapse çıkarıldı.
- Kasten yaralamada cezanın alt sınırı 4 aydan 6 ay hapse,
- Tehditte cezanın alt sınırı 6 aydan 9 ay hapse, işkencede cezanın alt sınırı 3 yıldan 5 yıl hapse,
- Eziyette ise cezanın alt sınırı 2 yıldan 2 yıl 6 ay hapse çıkarıldı.
Israrlı Takip Müstakil Suç Kabul Edildi
İlgili düzenleme ile Türk Ceza Kanununa yeni bir madde eklenerek ısrarlı takip fiilleri, müstakil suç olarak düzenlendi. Fiziken takip etmek, iletişim araçlarıyla veya üçüncü kişileri kullanarak temas kurmaya çalışmak gibi fiillerin, mağdurda ciddi bir huzursuzluk oluşmasına ya da mağdurun kendisinin veya yakınlarından birinin güvenliğinden endişe duymasına neden olması hali suç olarak kabul edildi.
Suçun temel cezası 6 aydan 2 yıla kadar hapis, nitelikli hallerinin cezası ise 1 yıldan 3 yıla kadar hapis olarak belirlendi. Yapılan düzenlemede suçun uzlaştırmaya tabi olmadığı da vurgulandı.
Katalog Suçların Kapsamı Genişletildi
Kadına karşı işlenen kasten yaralama suçu, Ceza Muhakemesi m. 100/3’ te tutuklamaya imkân sağlayan katalog suçlar arasına alındı. Kasten yaralama suçunun beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı veya canavarca hisle işlenmesi de katalog suçlara dâhil edildi.
Şiddet Mağduru Kadınlar İçin Ücretsiz Avukat Görevlendirilmesi Sağlandı
Avukatı bulunmayan şiddet mağduru kadınlara istemleri halinde, baro tarafından ücretsiz avukat görevlendirilmesi kabul edildi.
Sağlık Kurum Ve Kuruluşlarında Görev Yapan Personele Karşı Görevleri Sırasında Veya Dolayısıyla İşlenen Kasten Yaralama Suçu Katalog Suçlara Dâhil Edildi
Sağlık kurum ve kuruluşlarında görev yapan personele karşı görevleri sırasında veya görevleri dolayısıyla işlenen kasten yaralama suçu, CMK kapsamında tutuklamaya imkân sağlayan katalog suçlar arasına alındı.
Diğer yandan, Türk Ceza Kanunu m. 113’e eklenen fıkra ile kamu hizmetlerinden yararlanma hakkının engellenmesi suçunun konusunun sağlık hizmeti olması halinde verilecek ceza da 1/6 oranına kadar artırılacak.
Sağlık Hizmetleri Temel Kanununa eklenen geçici madde ile hem kamu kurum ve kuruluşlarında hem de özel sağlık kurum ve kuruluşları ile vakıf üniversitelerinde görev yapan hekim ve diş hekimi ile diğer sağlık meslek mensupları hakkında, sağlık mesleğinin icrası kapsamında yaptıkları muayene, teşhis, tedaviye ilişkin tıbbi işlem ve uygulamalar nedeniyle soruşturma yapılabilmesi Sağlık Bakanlığı bünyesinde kurulan Mesleki Sorumluluk Kurulunun iznine bağlandı. Kurulun kararlarına karşı Ankara Bölge İdare Mahkemesine itiraz hakkı verildi.
Sağlık mesleğinin icrası kapsamında yaptıkları muayene, teşhis ve tedaviye ilişkin tıbbi işlem ve uygulamalarından kaynaklı zararların tazmini için açılan davalar sonucunda devlet tarafından ödenen tazminatın ilgilisine rücusu bakımından da Mesleki Sorumluluk Kuruluna yetki verildi.
İlgili sağlık meslek mensupları aleyhine açılan ve Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibariyle derdest olan davalar bakımından, rücu edilip edilmeyeceği ve rücu miktarı konusunda Kurulun karar verebilmesi sağlandı. İlgilinin görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle görevini kötüye kullanıp kullanmadığı ve kusur durumu gözetilerek Mesleki Sorumluluk Kurulu tarafından bir yıl içinde karar verilecek.
08.07.2022
Elif ÖNEMLİBIÇAK
Stajyer Avukat
