PR – M — 032
Miras bırakanın tüm hak ve borçları ölüm anında mirasçılara geçse bile, mirasın fiilen de geçebilmesini sağlamak ve mirasın paylaşılması aşamasına kadar ortaya çıkabilecek tehlikelerden korumak amacıyla birtakım önlemler alınabilmektedir. Mirasbırakanın yerleşim yeri sulh hâkimi, istem üzerine veya re’sen tereke mallarının korunması ve hak sahiplerine geçmesini sağlamak üzere gerekli olan bütün önlemleri alır. Bu önlemler, özellikle kanunda belirtilen hâllerde terekede bulunan mal ve hakların yazımına, terekenin mühürlenmesine, terekenin resmen yönetilmesine ve vasiyetnamelerin açılmasına ilişkindir.
Koruma önlemleri ile mirasın geçmesini engelleyen tehlikeleri ortadan kaldırmak ve geçişin tam olarak gerçekleşmesini sağlamak amacı izlenir. Bununla ilk olarak, bütün terekenin mirasçılara geçmesini sağlanmak, tereke mallarının yok olmasının veya kaçırılmasının önüne geçilmek istenmektedir. İkinci olarak, imkan ölçüsünde mirasçıların tayin ve tespit olunması amacı güdülür. Önlemlerle ilgili giderler, ileride terekeden alınmak üzere, başvuran kişi tarafından; önleme hakimin resen karar verdiği hallerde ise Devlet tarafından karşılanır.
Mirasbırakan, yerleşim yerinden başka bir yerde ölmüş ise, o yerin sulh hâkimi bu ölümü yerleşim yeri sulh hâkimine gecikmeksizin bildirir ve mirasbırakanın ölüm yerinde bulunan mallarının korunması için gerekli önlemleri alarak bununla ilgili dosyayı ve varsa vasiyetnameyi yerleşim yeri sulh hâkimine gönderir.
4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 589 ve 598.maddeleri arasında Koruma Önlemleri başlığı altında Terekenin Korunma Önlemleri sayılmıştır. Mirasın korunmasına yönelik, terekenin defterinin tutulması, terekenin mühürlenmesi, terekenin resmen yönetilmesi, ilan yoluyla bir yıllık bir başvurma çağrısında bulunulması, vasiyetnamenin sulh hakimine teslim edilmesi, tereke üzerindeki zilyetliğin geçici olarak yasal mirasçılara veya terekeyi yönetecek memura bırakılması, vasiyetnamenin sulh hakimi tarafından kimliği bilinip de çağırılan mirasçılar önünde açılıp okunması, her bir mirasçıya vasiyetnamenin kendilerine ilgilendiren bölümlerinin resmi bir örneğinin verilmesi, vasiyetnamenin okunması sırasında hazır bulunmayan ilgililere tebliği düzenlemeleri mevcuttur.
- Defter Tutma
Terekenin korunmasına yönelik alınacak koruma yöntemlerinden biri TMK m. 590’da düzenlenen tereke defterinin tutulmasıdır. Mirasçıların arasında vesayet altına alınmış yahut alınması gereken kimse varsa, mirasçılardan biri uzun süreden beri bulunamıyorsa ve temsilcisi de yoksa, yahut mirasçılardan veya ilgililerden biri, ölüm tarihinden başlayarak bir ay içinde istemde bulunursa, sulh hukuk hakimi tereke defterinin tutulmasına karar verir ve defter tutma işlemi gecikmeksizin tamamlanır.
- Mühürleme
TMK m. 591’de düzenlendiği üzere yazımı yapılan tereke mallarından gerekenler mühürlenir. Mühürlenmeyen mallar için uygun koruma önlemi alınır. Tereke defteri tutulmadan önce de mallar mühür altına alınabilmektedir. Tereke mühürlenirken mirasbırakanla birlikte oturanların ihtiyaçları için gerekli eşya bir tutanakla tespit edilip güvenilir kişi olarak kendilerine bırakılır; taşınmazların onların oturmaları için zorunlu olan bölümleri, mühürlemenin dışında tutulur. Alacaklıların istemi üzerine yapılan mühürleme, güvence altına alınan miktarla sınırlıdır. Alacaklıya güvence gösterildiği takdirde mühürleme yapılmaz, yapılmışsa kaldırılır.
- Terekenin Resmen Yönetilmesi
Medeni Kanun bazı hallerde Terekenin resmen yönetilmesini gerekli görmüştür. Aşağıdaki hâllerde sulh hâkimi re’sen mirasın resmen yönetilmesine karar verir:
- Mirasçılardan birinin uzun süreden beri bulunamaması ve temsilci de bırakmaması hâlinde menfaati gerektiriyorsa,
- Mirasta hak sahibi olduğunu ileri sürenlerden hiçbiri mirasçılık sıfatını yeterince ispatlayamazsa veya bir mirasçı bulunup bulunmadığı şüpheli olursa,
- Mirasçıların tamamı bilinmiyorsa,
- Kanunda özel olarak öngörülmüşse.
Mirasbırakan terekenin tamamı üzerinde yetkili olmak üzere vasiyeti yerine getirme görevlisi atamış ise, önemli bir engel bulunmadıkça terekenin yönetimi ona verilir. Mirasbırakanın velayet veya vesayet altında olması halinde; terekenin yönetimiyle veli yahut vasi görevlendirilir. Tereke yöneticisi, görevine giren hususlarda miras ortaklığının temsilcisi olup, ortaklık aleyhine açılan davalarda ve yapılan icra takiplerinde ortaklığı temsil eder ve gereken hâllerde ortaklık adına dava açmaya, icra takibinde bulunmaya, davadan feragate, kabule, sulh olmaya ve tahkime yetkilidir; davaları ve takipleri mirasçılara ihbar eder. Terekeyi yönetmekle görevlendirilen kimseye, talebi halinde sulh hukuk hakimi tarafından, terekeden karşılanacak şekilde uygun bir ücret ödenmesine karar ödenmesine karar verir.
Terekeyi resmen yöneten sulh hâkimi veya onun yönetimle görevlendirdiği kimse, resmen yönetme sebeplerinin ortadan kalkmasına ya da paylaştırmaya kadar, terekeyi hak sahiplerinin haklarının kaybına meydan vermeyecek biçimde iyi bir yönetici gibi özenle yönetmek ve özellikle aşağıda yazılı işleri görmekle yükümlüdür:
- Henüz yapılmamışsa, terekenin yazımı,
- Gereken koruma önlemlerinin alınması,
- Mirasçıların menfaatlerine veya iyi bir yönetimin gereklerine uygun düştüğü takdirde terekedeki malların satılması,
- Mirasbırakanın alacaklarının tahsili ve borçlarının ödenmesi,
- Mirasçıların yasal haklarını zedelemediği anlaşılan vasiyetlerin, sulh hâkiminin izni ve asliye hâkiminin onayı ile yerine getirilmesi,
- Terekeye ait paraların faiz getirmek üzere Cumhurbaşkanınca çıkarılan yönetmelikte belirtilen bir bankaya yatırılması veya bu paralarla Devlet tahvili alınması ve yeterli güvencesi bulunmayan yatırımların güvenceli yatırımlara dönüştürülmesi,[34]
- Terekede ticarethane, imalâthane veya başka bir işletme varsa, bunların olduğu gibi sürdürülmesi; sürdürmede yarar yoksa tasfiyesi için gerekli önlemlerin alınması.
Tereke yöneticisi, görevine giren hususlarda miras ortaklığının temsilcisi olup, ortaklık aleyhine açılan davalarda ve yapılan icra takiplerinde ortaklığı temsil eder ve gereken hâllerde ortaklık adına dava açmaya, icra takibinde bulunmaya, davadan feragate, kabule, sulh olmaya ve tahkime yetkilidir; davaları ve takipleri mirasçılara ihbar eder.
Terekenin resmen yönetilmesinde, sulh hâkimi ile yöneticinin işlemleri konusunda, niteliklerine uygun olduğu ölçüde, vesayete ilişkin hükümler uygulanır.
- Mirasçıların Bilinmemesi
Medeni Kanun m. 594’e göre mirasbırakanın mirasçısı bulunup bulunmadığı veya mirasçıların tamamı bilinmiyorsa, sulh hâkimi uygun araçlarla ve bir ay ara ile iki defa ilân yapıp hak sahiplerini son ilândan başlayarak en geç bir yıl içinde mirasçılık sıfatlarını bildirmeye çağırır. Bir yıllık başvuru çağrısı sonucunda tereke bilinen tüm mirasçılara teslim edilir. Bahse konu bir yıllık çağrı sonuçsuz kalır da kimse mirasçı sıfatıyla başvurmazsa tereke son yasal mirasçı sıfatıyla devlete teslim edilir. Sonradan ortaya çıkacak mirasçılar, yasal süresi içerisinde istihkak davası açabilmektedir.
Vasiyetname İle İlgili İşlemler
- Teslim Görevi ve Alınacak Önlemler
Medeni Kanunda vasiyetnamenin teslim edilmesi bir zorunluluk olarak hüküm altına alınmıştır. Mirasbırakanın ölümünden sonra ele geçen vasiyetnamesinin, geçerli olup olmadığına bakılmaksızın hemen sulh hâkimine teslim edilmesi zorunludur. Vasiyetnameyi düzenleyen veya muhafaza eden görevli ya da mirasbırakanın arzusu üzerine saklayan veya başka surette ele geçiren ya da ölenin eşyası arasında bulan kimse, ölümü öğrenir öğrenmez teslim görevini yerine getirmekle yükümlüdür; aksi takdirde bu yüzden doğacak zarardan sorumludur. Vasiyetname hükümsüz olsa dahi teslim yükümlülüğü devam etmektedir. Teslim edilen vasiyetname, sulh hukuk hakimi tarafından derhal incelenerek gerekli koruma önlemleri alınır.
- Vasiyetnamenin Açılması
Vasiyetname, geçerli olup olmadığına bakılmaksızın tesliminden başlayarak bir ay içinde mirasbırakanın yerleşim yeri sulh hâkimi tarafından açılır ve ilgililere okunur. Bilinen mirasçılar ve diğer ilgililer vasiyetnamenin açılması sırasında diledikleri takdirde hazır bulunmak üzere çağrılır. Mirasbırakanın sonradan ortaya çıkan vasiyetnameleri için de aynı işlemler yapılır.
- İlgililere Tebliğ
Gideri terekeden karşılanmak üzere, mirasta hak sahibi olanların kendilerine ilişkin kısımlarının onaylı bir örneği hâkim tarafından tebliğ edilir. Nerede olduğu bilinmeden hak sahipleri için ilan yolu ile tebligat yapılır.
- Mirasçılık Belgesi (Veraset İlamı)
Mirasbırakanın vefatı üzerine tüm mirasçıları ve mirasçıların mirastaki oranlarını gösteren belgeye mirasçılık belgesi denilir. Mirasçılık belgesine ilişkin hükümler TMK m. 598’de düzenlenmiştir. Mirasçılık belgesi, noterden talep edilebileceği gibi sulh hukuk mahkemesinden de talep edilebilir. Başvurusu üzerine yasal mirasçı oldukları belirlenenlere, sulh mahkemesince veya noterlikçe mirasçılık sıfatlarını gösteren bir belge verilir. Mirasçılık belgesi talebi herhangi bir süreye bağlanılmamış olup mirasbırakanın ölümü ve nüfusa bildirilmesinin ardından her zaman mirasçılık belgesi talep edilebilmektedir.
Mirasçılık belgesi resmi bir belge olsa da içeriğinde yer alan hususların iptali talep edilebilmektedir. Mirasçılık belgesinin geçersizliği her zaman ileri sürülebilir. Ölüme bağlı tasarrufun iptaline ilişkin dava hakkı saklıdır. Mirasçı atamaya veya vasiyete ilişkin ölüme bağlı tasarrufa mirasçılar veya başka vasiyet alacaklıları tarafından kendilerine bildirilmesinden başlayarak bir ay içinde itiraz edilmedikçe, lehine tasarrufta bulunulan kimseye, sulh mahkemesince atanmış mirasçı veya vasiyet alacaklısı olduğunu gösteren bir belge verilir.
12.10.2023
Elif ÖNEMLİBIÇAK
Avukat